Yüzme Sonrası Boyalı Yıpranmış Saç Bakımı
16-03-2020
11:27
Havuz ve Deniz Kullanımı Sonrası Saç Bakımı
Yaz Aylarında Boyalı Saçları Koruma Yolları
Hayatta insanoğlunun doğası gereği herkes her zaman bakımlı olmak ister.
Kimileri bunu sahip oldukları özgüvenlerini arttırmak kimileri hayat standartlarını yüksek tutmak kimileri de "İnsanlar kıyafetleri (dış görünüşleri) ile karşılanır fikirleri ile uğurlanır.” atasözünün gereğinin ilk adımını yerine getirmek vb. nedenlerle bakımlı olmaya her an her zaman her koşulda çalışırlar.
Bakımlı olmak toplumda genellikle sadece kadınlara özgü bir durum gibi düşünülse ve anlaşılsa da aslında çoğu erkek de en az kadınlar kadar bakım olmaya özen gösterirler. Ancak tabi bu özen kadınların gösterdikleri çabadan biraz düşük kalmaktadır.
Bunu nereden mi anlıyoruz? Çünkü bir kadın gecenin bir saatinde acile hastaneye giderken, evinde temizlik yaparken, çalıştığı iş en ağır iş de olsa çalışırken ve özellikle tatilde denize girerken havuza girmeden girdikten sonra, erkeklerin aksine esnemeyecek şekilde sürekli bir çaba içerisinde olur.
İşte tam da bu noktada o kadar emek, zaman ve para harcanan bakımlı, çeşitli şekilde özenle boyatılmış saçların durumunu uzun süre idame etmek gerekliliği ortaya çıkar.
Bu hususta çok çeşitli yöntemler bulunmakla beraber biz sizleri, yaz aylarında eğlencenin önüne geçecek kadar sizi uğraştıran ve de önlenemeyen sonuçlar nedeniyle canınızın sıkılmasına neden olan röfle, balyaj ve ombre gibi yöntemler uygulanmış boyalı saçların korunması için: denize ve havuza girmeden önce yapılması, alınması gereken önlemler; denizde ve havuzda yüzerken dikkat edilecek hususlar ile deniz ve havuzdan çıkınca yapılması gerekenler konusunda bilgilendireceğiz.
Öncelikle saçımızı tanıyarak başlayalım. Saç tellerimiz, minik pulcukların üst üste dizildiği keratinden yapılmış çubuklardan oluşur. Sağlıklı bir saç teli boyunca bu pulcuklar birbirlerinin üzerine kapanırlar ve hem esnek hem parlaktırlar.
Saç telinin, yaklaşık olarak %12’si su olmakla beraber suyla temas ettiğinde veya nemlendirici uygulandığında %20-30 kadar daha su emebilir. Esnekliğiyse %10 civarındadır güçlü saçlara sahipseniz deneyebilirsiniz.
Saç telinin ana yapısını teşkil eden keratin, amino asitlerden oluşan bir proteindir. Tıpkı bir kablo gibi, esas maddesi keratin olan bu borucuğun yapısında mineraller, pigmentler ve renk veren melanin vardır. Keratine ek olarak karbon, hidrojen, azot, sülfür, oksijen, iyot, bakır,çinko demir gibi oligo elemanlar, 20 ayrı amino asit, kolesterol saçın yapısında bulunmaktadır.
İçerisinde bu kadar çok şeyi bir arada barındıran saç kimyasal işlemler, kötü içerikli şampuanlar, yüksek ısıda fön çektirmek, güneş, saçın bu pulcuklarının birbirleriyle olan bağını çözer. Bu pulcukları birbirinden ayırdığınız zaman da saçın direnci azalır, esnemez kırılır, kopar, çatal çatal olur.
Bunların ışığında tüm havuzların dezenfekte edilmesi ve insan sağlığının korunması için klor başta bazı çeşitli kimyasallar belirli oranlarda düzenli olarak kullanılır ancak kullanılması zorunlu olan bu kimyasallar havuz kullanımında saçlara kimyasal işlemlerin etki etmesine haliyle saçın yapısının zarar görmesine neden olur. Bunun sonucunda da saçlarda kuruma, kopma ve matlaşma oluşuyor.
Saçın rengine havuz suyunda asıl etken dezenfekte amaçlı kullanılan kimyasalların içerisinde bulunan ve de bunun sonucunda havuz suyunda bulunan demir, çinko, bakır gibi metallerin etki etmesi zarar verir. Etkisi en büyük şekilde görülen metal ise bakırdır. Havuz suyundaki oksitlenmiş bakır sarı tonlarında olan saçların yeşilimtırak olmasına neden olmaktadır. Kısaca şuna benzetilebilir bakırdan yapılmış bir anıtın heykelin gözlemlenmesi sonucunda oksijenle temas ettikçe zamanla bakırın yeşil tonu bir renge dönüştüğü görülür.
Yine deniz suyunda bulunan tuz su içerisindeyken saça işleyerek saçı beslerken, denizden çıktıktan sonra adeta bir mercek altında saçın maruz kaldığı güneş ışınlarının etkisinin artmasına yüksek sıcaklıklara ulaşmasına neden olmaktadır.
İşte hem havuz hem deniz kullanımı saçlara büyük zararlar vermekte ve bunun yanında da röfle, balyaj ve ombre gibi yöntemler uygulanmış boyalı saçların normal görünüşlerine kısa sürede dönmelerine neden olur.
Bu da az önce ifade ettiğim gibi son derece can sıkıcı olmakla beraber verilen emeğin ve yapılan harcamanın boşa gitmesine neden olmaktadır. Ancak bazı önlemler ve yöntemler ile istenmeyen bu durumların oluşması engellenebilmektedir.
Saç Boyasının Koruma yöntemleri nelerdir ?
1-Kullandığınız saç kreminin ve çeşitlerinin içerisinde amonyak bulunmaması çok önemlidir.
2-Renk koruyucu saç kremi kullanmanız saç boyasının kalıcılığını renk tonlarını korunmasına yardımı olacaktır.
3-Doğal Saçlarınızı güçlendirmek ve parlaklık kazandırmak için, kuru saça biraz çırpılmış yumurta uygulayın, sonra havluya sararak 20 dakika bekletin–sadece yıkarken suyun ılık olmasına dikkat edin ki yumurta pişmesin.
4-Saçınızı çok fazla yıkamamalısınız. Her gün saç yıkamak boyalı saçlar için tavsiye edilmez. En fazla 3 defa saç yıkayarak boyanın daha kalıcı olmasını sağlayabilirsiniz. Eğer bu size yetmiyorsa kuru şampuan kullanabilirsiniz.
5-Saçınızı yıkarken kullanacağınız suyun Ilık ya da soğuk su ile saçınızı yıkarsanız saçın renginin daha kalıcı olmasını sağlayabilirsiniz.
6-Her yıkamada saçı şampuanlamak zorunda değilsiniz Sadece kremleyebilirsiniz, böylece saçı yumuşatmış olursunuz.
7-Kullanılan şampuan ile krem aynı özellikte olursa saç bakımında o oranda daha fazla etkiyi artırmış olursunuz.
8-Saçlarınıza bakım yağı ve maske de uygulayabilirsiniz.
9-Saçlarınızı mümkün olduğunca fön, maşa gibi işlemlerden uzak tutun havuz suyunda ve denizin yıpratıcı etkilerinden korunmak için bone kullana bilirsiniz bone kullanamam diyorsanız koruyucu kremlerden kullanabilirsiniz veya havuz deniz kullanımı sonrasında saçlarınızı durulaya bilirsiniz..
10-Saçın ve saç derisinin sağlığı için B ve C vitaminleri son derece önemlidir,Saçınıza bu vitaminleri uygulayabileceğiniz gibi beslenmenizde de bu vitaminleri almaya özen gösterin, Aynı zamanda balık, ceviz gibi sağlıklı yiyecekleri yemeniz de saçınıza olumlu etkide bulunacaktır.
11-Saçlarınız ne kadar az güneşin uv yıpratıcı etkilerine maruz kalırsa o kadar iyi. Yine güneşe çıkarken güneşin zararlı ışınlarından saçınızı koruyacak kremler ve şapka kullanabilirsiniz.
12-Eğer havuza gireceğiniz bir dönemde saçınızı boyattıysanız havuzun klorlu suyuna karşı koruyucu krem kullanmalısınız.
13-Saç boyası yenileme zamanı 1 ay ya da 6 hafta geçtikten sonra saçınızı boyatmanız her zaman daha iyidir.
14-Şampuanınızda sülfat bulunmamalı şanpuanlarda bulunan sülfat bakır saç rengini yeşilimsi tonlarda bozacaktır ,Saçınızın rengini ve nemini kaybetmemesi açısından bu çok önemlidir.
15-Saçlarınızın uçlarına bir kaç damla hindistan cevizi yağı yedirerek kırık uçların elektriklenmesini önleyebilirsiniz.
16-Saç kırıklarını ara ara kesilmesi saçınız için çok faydalı olacaktır, Yoksa saç bakımı için aldığınız önlem ve çabalarınız boşa gidecektir, Saçlarınızın uçlarına bir kaç damla hindistan cevizi yağı yedirerek kırık uçların elektriklenmesini önleyebilirsiniz.
17-Sıkı at kuyruğu ve topuz yapmamaya dikkat edin, saçlarınız dökülebilir.
Röfle, Balyaj ve Ombre Gibi Yöntemler Uygulanmış Boyalı Saçların Korunması İçin Denize ve Havuza Girmeden Önce Yapılması Gerekenler
1- Havuza, denize girmeden önce saçımızı bulunduğumuz ortamda tatlı su ile duş olmasa dahi saçınızı 1 şişe su ile tamamen ıslatmanız gerekiyor. Böylece yukarıda ifade ettiğimiz üzere %20-30 oranında su emebilen saçın su emme kapasitesi yüksek oranda doldurulmuş olur bunun sonucunda da klor vb. kimyasalları ve tuzu minimum derecede absorbe eder.
2- Saç ıslatıldıktan sonra gerek kozmetik ürünleri olarak saç bakım kremleri veya bakım yağları ile gerek doğal olarak Hindistan cevizi yağı veya zeytinyağı ile yağlanması gerekiyor. Böylece su emme kapasitesi düşürülmüş saçın bir de su ile arasına ayırıcı, koruyucu bir katmak oluşturularak su ile teması kesilmiş olur haliyle de yine klor vb. kimyasalları ve tuzu minimum derecede absorbe eder.
Röfle, Balyaj ve Ombre Gibi Yöntemler Uygulanmış Boyalı Saçların Korunması İçin Denizde ve Havuzada Dikkat Edilecek Hususlar
Denize ve havuza girmeden önce saçlarımı nasıl koruya bilirim ?
1- Denizde veya havuzda yüzerken bone kullanmak saçın su ile temasını engellediği için çok etkin bir yöntemdir. Ancak bone kullanımının çok yaygın olmaması sebebiyle dikkat çekmemek için ve de o sıcaklık ve oluşturduğu baskı nedeniyle konforlu olmadığı kabul edilmediği için çok kullanılmamaktadır.
2- Bone kullanılmasa da asıl amaç saçın su ile temasını minimum düzeye indirgemek olduğundan, saç o yılın popüler topuz ve örgü modelleriyle şekillendirilebilir. Bu husus hem görünüş olarak estetik ve güzellik yaratması hem de kullanımı rahat olması sebebiyle daha çok tercih edilebilir.
Röfle, Balyaj ve Ombre Gibi Yöntemler Uygulanmış Boyalı Saçların Korunması İçin Deniz ve Havuzdan Çıkınca Yapılması Gerekenler
1- Havuz ve denizden çıktıktan sonra her zaman ilk olarak saçınızı tatlı su ile yıkayarak hem havuz suyundaki kimyasallardan hem de deniz suyundaki tuzdan arındırmalısınız. Böylelikle kimyasalların ve tuzun saçınıza daha fazla işlemesine engel olurken, saçınızın yüzeyinde bulunarak etkisinin artmasını engellemiş olursunuz.
2- Saçınıza, tatlı su ile yıkadıktan sonra besleyici ve arındırıcı saç bakım kremleri ve yağları uygulayın.
3- Tıpkı cildiniz gibi saçlarınızın da güneşten korunmaya ihtiyaç var. Bu nedenle saçlarınızın direkt olarak güneş ile temasını engellemek için şık şapkalar ve de "UVA ve UVB filtreleri içeren saç ürünleri kullanabilirsiniz.
4- Havuz kullanımlarınızdan sonra tüm bunları uygulamış olsanız dahi sarı tonlarında olan saçınız önce uç kısımlarından başlayarak yeşilimtırak bir hal almaya başlar. Bu yukarıda belirttiğimiz üzere havuz suyundaki kimyasalların yapısında bulunan bakırın oksitlenmesi sonucunda meydana gelmektedir. Bunu belirli düzeyde engellemek için öncelikle kimyasallar yeterli seviyelerinde kullanılmalıdırlar. Yeşilimtırak renkten kurtulmak için de detoksifiye özelliği olan şampuanlar kullanın.
5- Ek olarak yayın bir yöntem de yeşil vari bir renge bürünmüş olan saça ketçap sürebilirsiniz. Ketçap sürdükten sonra yarım saat bekleyin ve şampuanınızla köpükleyerek durulayın ve sonucu gözlerinizle görün.
Tabi tüm bunlardan önce kimyasal dezenfekte kullanım oranını bilmediğiniz havuzlarda kesinlikle yüzmeyin şöyle ki ticari amaçlı kullanılan havuzların suyundaki kimyasal kullanım oranlarının "Yüzme Havuzlarının Tabi Olacağı Sağlık Esasları Hakkında” yönetmeliğe uygunlukları il sağlık müdürlüklerince ayda bir denetlenmektedir ve yine şahsi havuzunuzu da https://www.e-havuzmarket.com/kategori/havuz-suyu-test-malzemeleri kolayca alabileceğiniz havuz suyu test kitleri veya Pool Lap 1.0 ile test edebilirsiniz. Ancak bu testlerin yapıldığından ve havuz kimyasal değerlerinin ideal oranlarda olduğundan emin olamadığınız havuzları öncelikle genel vücut sağlığınız sonra da saçlarınız için lütfen kullanmayınız.
Şahsi havuzunuzda kullandığınız kimyasal oranlarını günde en az 1 defa olmak üzere kontrol ediniz.
Havuz ve deniz kullanımlarınızda saç sağlığınıza ek olarak saçlarınızdan daha hassas olan gözlerinizi de deniz gözlükleri kullanarak mutlaka korumalısınız. Böylece hem gözleriniz tahriş olmaz hem de daha kötü olasılıklarla karşılaşmamış olurken bir yandan da gözlük kullanımının rahatlığını ve zevkini sürmüş olursunuz.
Son olarak da havuz suyunu kesinlikle yutmamalısınız. Bunu yetişkinler rahatlıkla sağlayabiliyorken geleceğimiz ve göz bebeğimiz olan çocuklarımız önemini kavrayamadıkları için buna uymuyorlar. Lütfen bu konuda hassasiyet gösteriniz.
Tüm bunların ışığında bol eğlenceli havuz ve deniz keyfinizle beraber sarı tonlarında olan saçlarınızın canlı renklerini ve yapısını koruya bilmenizi temenni ediyoruz.